Değişen Dünyada Yemek Kartlarının Geleceği ve TokenFlex


Değişim
Belirsizliklerin ve değişim hızının gittikçe daha da arttığı bir çağda yaşıyoruz.
Dünya Belirsizlik Endeksine göre; son 20 yılda global düzeyde belirsizlik 3 katına çıkmış durumda.
Bu durum, Z jenerasyonunun, Y jenerasyonuna göre 2 kat daha fazla belirsizliğe maruz kaldığı anlamına geliyor. Belirsizlik, pozitif duygulara kıyasla negatif duyguların yoğunluğunu artırıyor.
İşletmeler, başarının sırrı olan çalışan motivasyonunu artırmaya çalışırken, aynı zamanda gelişen teknoloji ve farklı iş modelleri ile rekabete de uyum sağlamak zorunda.
Hükümetler ise, belirsizliklere, teknolojinin gelişimine ve yeni iş modellerine, yeni düzenlemeler ve mevzuat değişiklikleriyle karşılık vermeye çalışıyor.
Tüm bunlar bir yandan belirsizliği diğer yandan değişimin hızını artırıyor.
Böyle bir dünyada, mutlu bir şekilde var olabilmek için her geçen gün daha fazla esneklik ihtiyacımız ve talebimiz var.

Finansal teknolojiler ekosistemi, ödemeler dünyasında, bir yandan, tüketici ve işletmelerin bu ihtiyacını karşılamak üzere yeni ürün ve hizmetler üretirken diğer yandan da gelecekteki ihtiyaçlara yön verecek yeni değişimlere öncülük ediyor.
Biz de TokenFlex’i, tüm paydaşlarımıza, sunduğumuz hizmetlerle ilgili ihtiyaçları olan esnekliği sağlayabilmek vizyonuyla kurduk. Aradan geçen 1,5 senelik süre zarfında TokenFlex, 50 bine yakın kullanıcısı, 20 binin üzerinde anlaşmalı harcama noktası olan bir yemek uygulamasına dönüşmüş durumda.
Kullanıcı sayısı ve üye işyeri nokta sayısı, bugünün yemek kartı dünyasında çok önemli metrikler. Öte yandan, 20 sene önce, yemek kartı alanında faaliyet gösteren bir oyuncu için bunların takip edilmesinin değeri muhtemelen göreceli olarak daha azdı. O dönemde, bu alanda faaliyet gösteren bir şirketseniz, müşterinize belli tutarda yemek çeki koçanını, bedeli karşılığında satıyordunuz. Bu yemek çekleri, yemek çekiyle ödeme yapılmasını kabul eden herhangi bir işletmede kullanılabiliyor, sonrasında da bu çekler yemek çeki firmasına götürülüp karşılığında tahsilat yapılıyordu.
Sonra, teknolojinin de yardımıyla yemek kartları hayatımıza girdi. Kart kullanımının yaygınlaşmasıyla, üye işyerleri ile yapılan anlaşmalar ve bir üye ağı oluşturmak gittikçe daha da önemli hale geldi.
Son 5 yıldaki en büyük değişim ise, online siparişin ve uzaktan çalışmanın yükselen trendi konusunda oldu. Uzaktan çalışmanın hayatımıza girmesi ile, kullanıcılar fiziksel ofis ortamlarından uzaklaşarak şehrin her noktasına yayıldı.
Sektöre giriş bariyerlerini yükselten bu değişimler yaşanırken, çoktan, yeni bir dönüşüm daha başlamış durumda; dijitalleşme.
Yakınsama
Yemek çeki olarak başlayan yolculuğun öncelikle yemek kartlarına dönüştüğünü gördükten sonra, 2020’nin başından itibaren de mobil uygulama kullanımının hızla arttığı bir döneme girmiş bulunuyoruz. Bu trendin giderek hızlanacağını, bir süre sonra yemek kartlarının da ortadan kalkabileceğini öngörmek güç değil.
Bununla beraber, adı yemek çekinden yemek kartına dönüşen bu alanın bundan sonraki adının ne olacağını tahmin etmek ise biraz daha güç. Çünkü, geleneksel sektör sınıflamalarının değiştiği bir çağda yaşıyoruz. Dijitalleşmenin sunduğu olanaklar, şirketlerin kendileriyle ilgisiz görünen alanlarda yeni değer önermeleri sunmalarını mümkün kılıyor, sektörler birbirine yakınsıyor. Yemek çekleri, geçtiğimiz 20 yılda, bir ödeme aracı iken artık bir ödeme teknolojisine dönüştü. Şimdi ise, finansal teknolojiler alanındaki farklı ürün ve hizmetlerle yakınsıyor.
Esneklik
Tüketiciye dokunan teknoloji odaklı iş kollarında, sunduğunuz ürün ve hizmetlerin isimlerinin ötesinde, müşterilerinizin kim olduğu, onlarla ilişkilerinizin derinliği, onlara nasıl bir fayda sunduğunuz ve ihtiyaçlarına nasıl ve ne kadar hızlı cevap verdiğiniz daha önemli.
Esnek, modüler, farklı teknolojilerle sorunsuz iletişim kurmaya hazır teknolojik altyapılar ise, bunun en önemli belirleyicisi…
Biz TokenFlex'e bugünkü fonksiyonalitesini referans alarak yemek kartı diyoruz. Daha geniş bir perspektiften baktığımızda ise, TokenFlex’i, paydaşlarımızın bugünkü ve gelecekteki ihtiyaçlarına göre biçim vereceğimiz esnek bir altyapı ve finansal teknoloji ürünü olarak görüyoruz.
Bu yolculuktaki ilk hedefimiz, kullanıcı deneyiminin geliştirilmesi ve zenginleştirilmesi. Kullanıcılar nezdindeki en önemli ihtiyaçların; kolay kullanım, finansal işlemlerin kolay takibi, esneklik (kullanım noktaları, farklı kullanıcılar tanımlayabilme, aynı uygulama içerisinden farklı hizmetler alabilme) ve kişiselleştirme olduğunu görüyoruz. Bu açıdan çok yol kat ettik ve hala gidecek yolumuz var. Özellikle kullanım noktalarının artırılması konusundaki çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.
Çalışanlarına bir yan fayda olarak yemek desteği sağlayan kurumsal şirketlere, farklı yan faydaları da, aynı platformdan sunabilmelerini sağlayacak yeni ürün ve hizmetler hazırlamaya devam ediyoruz. Bu hazırlıkları yaparken temel anlayışımız, iş birliği yapmak. Bu kapsamda, farklı iş kollarında teknolojileri olan startup firmaların ürünlerini esnek platformumuza entegre etme amacımız var.
Üye işyerlerimiz ise bu işte diğer bir önemli paydaşımız. Onlara sunduğumuz değer önerilerini de genişletmek üzere çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda geçen sene devreye aldığımız B2B e-ticaret platformu, sektöre önemli yenilikler getirecek potansiyele sahip. Bir yandan üye işyerlerinin alacak vadelerini beklemeden harcama yapmasını sağlarken, diğer yandan da restoranların kendi aralarında ortak alım grupları oluşturarak toptan sipariş verebilmelerini sağlıyoruz. Bu değer önerilerinin, değer zincirindeki verimsizlik kaynaklı ek maliyetleri de ortadan kaldıracağına ve Türkiye’nin enflasyonla mücadelesine de katkı sağlayacağına inanıyoruz.
Yarını Şekillendirmek

“Değişmeyen tek şey değişimdir.”
Bu söze belki bugün bir ekleme yapabiliriz; “…değişimin hızı ise sürekli değişmektedir.”
İnovasyon hızı günden güne artıyor.
Girişimcilik ekosisteminde her gün yenilikçi ürünler ve hizmetler piyasaya sunulmaya devam ediliyor.
Mevzuatlar, müşterilerin ihtiyaçları, müşteriler ve hatta rakipler bile değişiyor.
Yarını öngörmek zorlaşıyor.
Böyle bir ortamda, herhangi bir işletme için en güçlü strateji, yarını şekillendirmek…
Teknoloji; geleneksel iş modellerini değiştirme, müşterilere daha kullanışlı hizmetler sunabilme ve yarına yön verme anlamında, önemli olanaklar sunuyor.
Bizim de amacımız, bu olanakları en doğru şekilde kullanarak, öncelikle müşterilerimizin bugünkü ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak, sonrasında da müşterilerimizin ihtiyaçlarının ötesine geçerek, yan fayda ödemeleri ve işletmelere daha dijital deneyimler sunma konularında yarına yön vermek.